DOLAR35,5062% 0.01
EURO36,4109% 0.27
STERLIN43,3780% 0.23
FRANG38,7420% 0.16
ALTIN3.047,06% 0,31
BITCOIN95.025,440.785

Kuduz riskinde “ilk 24 saat” hayati önem taşıyor

Okuma Süresi: 3 dakikaHacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Meliha Çağla Sönmezer, takipsiz hayvanlarca ısırılan kişilere 24 saat içinde kuduz aşısı yapılmasının hayat kurtarıcı olduğunu bildirdi.

Yayınlanma Tarihi : Güncelleme Tarihi : Google News
Kuduz riskinde “ilk 24 saat” hayati önem taşıyor
Okuma Süresi: 3 dakika
Ankara

Sahipsiz, takip edeni olmayan ve aşısız köpek, kedi yada yırtıcı hayvanlar tarafınca ısırılma ve tırmalanma ölümcül “kuduz” hastalığı riskini de bununla beraber getiriyor. Bu riskten korunmanın tek yolu ise mümkün olan en kısa sürede aşılanma.

Sadece birçok şahıs bu şekilde bir ısırılma ya da tırmalanma durumunda sıhhat kuruluşlarına başvurmakta gecikebiliyor. Oysa ilk 24 saat içinde meydana getirilen ve ilk dozun verildiği günü takip eden süreçte doğru periyotta uygulanan toplam 4 dozluk kuduz aşısı, hastalık riskine karşı yüzde 100 koruma sağlıyor.

Kuduz hastalığı, bulaşma ve korunma yollarına ilişkin AA muhabirine informasyon veren Doç. Dr. Sönmezer, kuduzun hayvanlardan insanlara bulaşan bir hastalık olduğuna dikkati çekti.

“Ölümcül fakat aşı ile önlenebilen bir hastalık”

Sönmezer, “Kuduz, bilhassa yırtıcı kedi, köpek ısırmaları, ormanlarda yaşayan yırtıcı hayvanların ısırmalarıyla bulaşıyor. ‘Rabies’ isminde virüs kaynaklı ve ne yazık ki bulaştığında yüzde 100 ölümcül seyrediyor. Fakat talihli olduğumuz kısım, yüzde 100 ölümcül olmasına rağmen aşı ile önlenebilen bir hastalık.” diye konuştu.

Kuduz aşısının ısırılma yada tırmalanma sonrası uygulanmasının dirimsel ehemmiyet taşıdığını, bu sayede kuduzun emareler ortaya çıkmadan atlatılabildiğini dile getiren Sönmezer, ısırılma sebebiyle sıhhat kuruluşlarına başvuran kişilerin risk durumlarının Sıhhat Bakanlığı Kuduz Saha Rehberi Yönergesi doğrultusunda değerlendirildiğini bildirdi.

“Sahipli, gözlemlenebilir, aşılı hayvanlar riskli değil”

Doç. Dr. Sönmezer, bu çerçevede, yırtıcı köpek, kedi yada değişik hayvan ısırmalarının en üst seviyede riskli temas olarak tanımlandığını, bu şekilde sıhhat kuruluşlarına başvuran kişilerin hızla tedavisine başlandığını belirterek sözlerini şöyleki sürdürdü:

“Bir hayvan tarafınca derinin yalanması, dokunulması riskli bir temas değil. Burada en önemlisi, sahipli, gözlemlenebilir, aşılı bir hayvan tarafınca ısırılmak kuduz riskinin sıfır olduğu anlamına geliyor. Bu şekilde bir ısırılmada hayvanın aşı karnesi ve rabies aşısını olduğu belirlendiğinde kişiye bir uygulama yapmamıza gerek kalmıyor. Bir tek yaranın bakımı ile ilgili önerilerde bulunuyoruz.

Sadece yırtıcı bir hayvan tarafınca derinin en alt tabakasına kadar uzanan, derin ısırıklar en üst düzey risk anlama gelir. Bu şekilde bir durumda hem kuduz aşısı hem de immünglobülin yapıyoruz. Bu tedaviyle kuduza karşı yüzde 100 koruyuculuğu elde etmiş oluyoruz.”

“Yaşadığınız vakası hekimlere detaylı olarak anlatın”

Sahipsiz, başıboş bir köpek yada kedi tarafınca ısırılan kişilere ilk olarak “Bu çevrenizde yaşayan, takip edilebilir bir hayvan mı?” sorusunu yönelttiklerini özetleyen Sönmezer, takip edeni mümkün hayvanların 10 gün süresince gözlemlenmesinin, herhangi bir nedenle ölüm olup olmadığına dikkat edilmesinin ehemmiyet taşıdığını söylemiş oldu.

“Sokakta bilmediği, devamlı görmediği, takip edilemeyen bir köpek, kedi tarafınca ısırılan kişilerde derhal aşı ve immünglobülin uygulamasına başlanması gerekiyor.” diyen Sönmezer, ısırılma durumunda yapılması gerekenlere ilişkin şunları kaydetti:

“Riskli bulunduğunu düşündüğünüz, yeniden görme olasılığınız olmayan kedi, köpek yada yırtıcı bir hayvan tarafınca ısırılma, tırmalanma durumunuzda yara bölgesini tazyikli, sabunlu suyla yıkayıp, zaman kaybetmeden sıhhat kuruluşuna başvurun. Yaşadığınız vakası hekimlere detaylı olarak anlatın. Kişinin yaşamış olduğu vakası sıhhat kuruluşuna fazlaca iyi, detaylı anlatması lazım. Isırma mı tırmalama mı, lezyon nerede, ısıran sahipli bir hayvan mı değil mi? Tüm bu detay bilgiler hekimlerle paylaşılmalı

Hekimin risk değerlendirmesine gore, kuduz aşısının ilk 24 saat içinde uygulanması fazlaca mühim. İlk 24 saat içinde uygulanan aşı ile kuduza karşı koruyuculuk oranını daha yüksek tutabiliyoruz. Sadece kişiler ’24 saati geçirdim artık bir şey yapılamaz’ şeklinde de düşünmesin, süre ne olursa olsun kesinlikle hekime başvursunlar.”

Tedavinin derhal başlaması fazlaca mühim

Kuduz aşısı uygulamasında zamanlamanın da ehemmiyet taşıdığını vurgulayan Sönmezer, “Isırılma yaşayan ve risk kategorisinde değerlendirilen hastalara derhal aşı ve immünglobülin uygulanması gerekiyor. Fakat kimi zaman kişiler çeşitli nedenlerle hastaneye başvurmakta gecikebiliyor. Bu şekilde bir durumda da zamanlama ne olursa olsun tedaviyi uygulamaya başlıyoruz.” ifadesini kullandı.

Yerli kuduz aşısı emekleri

Yerli kuduz aşısı çalışmalarına da değinen Doç. Dr. Sönmezer, “Yerli kuduz aşısı, vatanımızda devreye girmesi beklenen bir aşı talibi. Şu anda vatanımızda belirli hastanelerde değişik olmak suretiyle genel anlamda Hindistan kaynaklı kuduz aşıları kullanılıyor. Yerli kuduz aşısı, bu tedaviye daha süratli ulaşılması, aşının tüm sıhhat müesseselerinde daha kolay temin edilebilir olması açısından oldukça mühim.” değerlendirmesini yapmış oldu.

Kaynak: AA

YORUM YAP